keşke bilseydin… dağların karanlığında kaybolan çocuklar gibi olduğumu içimi sarmalayan ümitleri tek tek koparıp akşamda dinlenen hüzünlere başımı yastık diye koyduğumu keşke bilseydin… en inciten baharlar bitirdi yazlarımı üşümek ve beklemek ve hep ‘sus’u söylemek… keşke sarsaydın tebessüm kokulu çığlıklarımı… hem coşkun hem ıssızdım hem dargın hem heveskâr keşke diyorum keşke görseydin… sıkışmış damarlarda haykıran …
Ne Varım Ne Yok
Ne Varım Ne Yok... Bir incelik süzülür içimin yollarında,Çiçeklerin ölümünde yankılanır hasretim.Karışırım… Titrer kulaklarımda haykıran yalnızlığım,Aklımı, kibrit çöpü kokulara yandırır.Bırakırım;Beklenen müjdelerin düşünü… Bir geçmiş demdemesi çınılar sokağımda...Yürüsem vakitsizim,Beklesem yüreksizim.Ağlasam gözlerimin kalbi de ıslanacak,Unutsam da aklımda ebediyen kalacak.Kararsızım… Oysa ne bir bekleyiş ne dilemma içimde…Yalnız bir an rüyası,Yalnız bir dert devası…Avuçlarımda büyür satır satır dualar,Birbirine sevdalı,Birbirinden …
YÜRÜYORSUN
Yürüyorsun...
…kİmSin…
Biri, kendi kârınca; bir dini yaşar… Biri, secdeye varır; kendini aşar…
İMTİHANIN ZOR SANMA
Bir Sus Kaldı…
BABALARIN ÖLMESİ…
BABALARIN ÖLMESİ... Uzun bir asma köprü, derince bir kuyudur.Gitmesi bir defalık, hüznü hayat boyudur.Ağlamak daha zorba, özlem daha bir derin,Yüzü hep hasrettendir babası ölenlerin.Artık güneş siliktir, tüm ışıklar buğulu…Yalnız; görecek kadar aydınlatırlar yolu…Neden; hep oturduğu köşesinde görünmez?Ve nasıl bir kez daha; ‘baba nasılsın’ denmez?Bunlar; yakın ve kolay gelirdi varlığında,Baba! diyebilmenin o pervasız çağında…Ne kadar söylediysem dindirmez …
YOL
Korkularım yoldur benim, Hüzünlerim de... Sevgilerim, telaşlarım, kaygılarım... Hep yoldur. Özlemlerim de... Sonra sızılarım da yoldur, Ümitlerim de... Yoldur benim fikirlerim; gündüzlerim, gecelerim... Hem mevsimlerim... Gittiğimde de yoldur, geldiğimde de... Unuttuğum da yoldur, beklediğim de... Bildiklerim, duyduklarım, sakladıklarım Kaybettiklerim ve bulduklarım... Hep yoldur... Yol sırdır bende, söze dökülmez. Yol birdir bende, ikiletilmez. Yol …
GÖLGEMİ TOPLAYIP KALDIRDIM DEMİN
Gölgemi toplayıp kaldırdım demin... Ayak izlerimi yanına kattım. Sesimi, sözümü bırakmadım hiç; Hepsini, ederin altına sattım. Biraz hüzün kalmış, elimde dünden, Acıtmak istiyor gibi derinden, Konuşup durdular, dinlemedim ben; Bir kuvvet, hepsini yola fırlattım. Sonra karanlığa rastladı gözüm, Bu muydu benim ömürlük sızım? Karanlıklara da aydınlık lazım! Durmadım, harlayan ateşe tuttum. Bu …
DİYOR Kİ… (‘Ben Buyum’culara Satir)
Nefreti, yüzünde mimli perdedir. Kaşları hep çatık, gözü yerdedir. Seslendim ardından: Bu 'haslet(!)' nedir? Diyor ki: ''Asildir; ecdadım, soyum.'' Bahşetti, selama geldi bir zaman... Hayretim duyuldu masal dağından. Kaşları ayrılıp göz kapağından, Diyor ki: ''Benliğim, benim can suyum.'' Sesinde letafet, noksandır biraz... Sözünde dil güşâ, ondan daha az... Ben sustum; o bundan alınca …